ŞABAN AYI VE BERAT GECESİ

Ebubekir TANRIKULU
Diyanet İşleri Başkanlığı
UZMAN
Euzübillahimineşşeytanirraciym Bismillahirrahmanirrahiym
İlahi ente maksudi ve rıdake ve likaike matlubi
Elhamdulillahi Rabbil alemiyn vessalatü vesselamu ala rasulina
Muhammedin ve ala alihi vesahbihi ecmaiyn.

ŞABAN AYI VE BERAT GECESİ

حٰمٓ ﴿1﴾ وَالْكِتَابِ الْمُب۪ينِۙ ﴿2﴾ اِنَّآ اَنْزَلْنَاهُ ف۪ي لَيْلَةٍ مُبَارَكَةٍ اِنَّا كُنَّا مُنْذِر۪ينَ ﴿3﴾ ف۪يهَا يُفْرَقُ كُلُّ اَمْرٍ حَك۪يمٍۜ ﴿4﴾ اَمْرًا مِنْ عِنْدِنَاۜ اِنَّا كُنَّا مُرْسِل۪ينَۚ ﴿5﴾ رَحْمَةً مِنْ رَبِّكَۜ اِنَّهُ هُوَ السَّم۪يعُ الْعَل۪يمُۙ ﴿6﴾ رَبِّ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ وَمَا بَيْنَهُمَاۢ اِنْ كُنْتُمْ مُوقِن۪ينَ ﴿7﴾

“.Apaçık olan Kitab’a andolsun ki, biz onu mübârek bir gecede indirdik. Şüphesiz biz insanları uyarmaktayız. Katımızdan bir emirle her hikmetli iş o gecede ayırt edilir. Şüphesiz Rabbinden; göklerin, yerin ve bu ikisi arasındakilerin Rabbinden bir rahmet olarak biz peygamberler göndermekteyiz. O hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir, eğer kesin olarak inanıyorsanız.”
وَرَبُّكَ يَخْلُقُ مَا يَشَآءُ وَيَخْتَارُۜ.. . “Rabbin dilediğini yaratır ve seçer…” (Kasas suresi, 68)
Aziz Kardeşlerim!

Cenâb-ı Hak, her şeyin içinden dört tanesini seçti. O dördün içinden de bir tanesini seçti. Melekler arasından dört tanesini seçti. Cebrail, Mikail, İsrafil, Azrail (a.s.). Sonra, bunlar arasından Cebrail (a.s.)’ı seçti.
Peygamberler arasından dört kişiyi seçti. İbrahim, Musa, İsa, Muhammed (a.s.). Sonra bunlar arasından Hz. Muhammed (s.a.v)’i seçti.
Resulullah (s.a.v) ashabı arasından dört kişiyi seçti. Ebubekir, Ömer, Osman, Ali (r.a.). Sonra bunlar arasından Hz. Ebubekir (r.a.)’i seçti.
Mescitlerden dört yeri seçti. Mescidi Haram, Mescid-i Aksa, Mescid-i Nebi, Mescid-i Turu Sina. Sonra, bunlar arasından Mescid-i Haram’ı seçti.
Günler arasından dört tanesini seçti. Ramazan bayramı günü, Kurban bayramı günü, Arefe günü, Aşure günü. Bunlar arasından da, Arefe gününü seçti.
Geceler arasından dört tanesini seçti. Berat gecesi, Kadir gecesi, Cuma gecesi, Bayram gecesi. Bu geceler arasından da Kadir gecesini seçti.
Yeryüzünden dört yeri seçti. Mekke, Medine, Kudüs, Mesacidi Aşair. Bunlar arasından da Mekke-i Mükerreme’yi seçmiştir.
Dağlardan dört taneyi seçmiştir. Uhud, Tur’u Sina, Likam, Lübnan. Bu dağlar arasından da Tur’u Sinayı seçti.
Irmaklar arasından dört tanesini seçti. Ceyhun, Seyhun, Fırat, Nil. Sonra bunlar arasından Fırat ırmağını seçti.
Aylar arasından dört tanesini seçti. Receb, Şaban, Ramazan, Muharrem. Bunlar arasından da Şaban ayını seçmiş, Resulullah (s.a.v)’in ayı kılmıştır.
Peygamber Efendimiz(s.a.v) peygamberlerin en faziletlesi olduğu gibi, onun ayı da, ayların en faziletlesidir.
Ebu Hureyre (r.a.) rivayet ettiği bir hadisi şerifte:
رَجَبٌ شَهْرُ اللّٰهِ وَشَعْبَانُ شَهْرِى وَرَمَضَانُ شَهْرِى اُمَّتِى. “Recep Allah’ın, Şaban benim, Ramazan’da ümmetimin ayıdır.” (Deylemi, Keşfül hafa, C. 1, Sh. 423, No: 1358)
Bir başka hadislerinde de: “Şaban ayı, Ramazan ile Recep ayı arasındadır. Çoğu kimseler onu unutur. Halbuki, ameller Âlemlerin Rabbi Allah’a o ayda arz edilir.”Bu arada, en sevdiğim o ki, Oruçlu amelim yüce Allah’a arz edile…”
Enes b. Malik (r.a.) rivayet ettiği bir hadiste de: “Diğer aylara göre, Receb ayının fazileti, sair kelama göre, Kur’an’ın fazileti gibidir.Sair aylara göre, Ramazan ayının fazileti, Yüce Allah’ın halkına üstünüğü gibidir.” (Günyetüt Talibin, Abdulkadir Geylani)
Şaban, شَعْبَانْ harfleri beş tanedir:
Şın harfi: Şaban ayının şerefine delalet eder.
Ayn harfi: Şaban ayının üstünlüğüne delalet eder.
Ba harfi: Şaban ayındaki iyiliğe ve üstünlüğe delalet eder.
Elif harfi: Onunla olan ülfete delalet eder.
Nun harfi: Şaban ayının nuruna delalet eder.
Anlatılan bu ihsanların hepsi, bu ayda mümin kullara Allah tarafından ihsan edilirken bu ayda hayır kapıları açılır, kullara bereket ve uğurlar iner, hatalar ve günahlar silinir.
Bu ayda Rahmet Peygamberi Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) çok çok salavat okunmalıdır.
Zira Cenâb-ı Hak:
اِنَّ اللّٰهَ وَمَلٰٓئِكَتَهُ يُصَلُّونَ عَلَى النَّبِيِّۜ يَآ اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا صَلُّوا عَلَيْهِ وَسَلِّمُوا تَسْل۪يمًا ﴿٥٦﴾ “Allah ve melekleri peygamberi Muhammed (s.a.s.) Salat ederler. Ey iman edenler, siz de onun üzerine salat ve selam okuyunuz.” (Ahzab suresi, 56)
Salat: Allah’dan rahmet, meleklerden şefaat ve istiğfar, müminlerden dua ve övgüdür.
Salat, Allah’tan başarı ihsanı, korunma, meleklerden gelecek destek yardım, müminlerden ise tabi olup saygılı olmaktır. Ondan şefaat dilemektir.
Peygamber Efendimiz (s.a.v) buyurdular ki: “Bana bir kere salavat okuyana, Allah on kere salavat okur.”Bu ay da bol bol tevbe-i istiğfar ederek, Efendimize bol bol salavat getirerek, Ramazan-ı Şerife temiz bir halde girmelidir.
اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ…
اَلصَّلَاةُ وَالسَّلَامُ عَلَيْكَ يَا رَسُولَ اللّٰهِ
Hz. Ömer (r.a.) oğlu Abdullah’a bir nasihatlarında; Efendimiz (s.a.v.):“Beş şeyden evvel, beş şeyin kıymetini bil; İhtiyarlamadan evvel geçliğin, hastalıktan evvel sağlığın, fakirliğe düşmeden evvel zenginliğin, meşguliyete düşmeden evvel, boş zamanın, ölmeden önce hayatın kıymetini bil.”
Hz. Aişe (r.a.) validemizin rivayetinde de Efendimiz (s.a.s.): Cenab-ı Hak hayrı beş geceye dağıtmıştır.
1-Ramazan bayramı gecesi,
2-Kurban bayramı gecesi,
3-Arefe gecesi, sabah namazı vaktine kadar,
4-Şaban ayının 15. Gecesi Berat gecesi, zira bu gece Cenab-ı Hak, ecelleri, rızıkları ve hacca gidecekleri bu gece yazılır.
5-Cuma gecesi” buyurmuştur.
Abdulkadir Geylani(k.s) hazretleri ve bazı alimler diyor ki:Müslümanların yeryüzünde iki bayramı olduğu gibi, semadaki meleklerin dahi iki bayram geceleri vardır.
Meleklerin bayram geceleri: 1- Berat gecesi, 2- Kadir gecesi.
Müslümanların bayram günleri de: 1- Ramazan bayramı, 2- Kurban bayramı.
Meleklerin bayramları gece olur, zira onlar geceleri uyumaz. Müminlerin bayramları gündüz olur, zira onlar geceleri uyurlar.
Cenab-ı Hakkın Berat gecesini açıktan bildirip, Kadir gecesini gizli tutmasının bir hikmeti vardır. Kadir gecesi, Rahmet, mağfiret, cehennemden kurtulma gecesi, Cenab-ı Hak, Onu Ramazan ayında saklı tutmuş.
Berat gecesi ise, hüküm ve kaza gecesi, darğınlık ve rıza gecesi, kabul veya red gecesi, kavuşmak veya kavuşmamak gecesi, saadet,şekavet, ikram ve temizlenme gecesidir.
BERAT GECESİ
Şaban ayının 15. Gecesi mübarek Berat gecesidir.
Bu gece, yalnız Allah’a kul olmanın manevi zevkini tadarak, kalpleri İslam için çarpan gönülleri Allah ve Resulü için coşan, damarları tevhid heyecanıyla kaynayan müminlerin lütuf ve inayete nail olacakları nurani bir gecedir.
Bu gece, sönmeyen bir ümitle, Allah’ın rahmet ve mağfiret kapısını çalarak, ellerini açıp gözyaşları dökenlerin, sağnak sağnak rahmete, fevc fevc mağfirete kavuşacakları ulvi bir gecedir.
Bu gece, Allah âşıklarının, Yunus dilince, Allah deyu deyu, çağladıkları, bütün dünyevi ve bencil duygulardan sıyrılarak, kendilerini tam bir teslimiyetle Allah’a bağladıkları ruhani bir gecedir.
Bu gece, ağızların kötü sözlerden, akılların fena düşüncelerden, ellerin çirkin hareketlerden ebedi olarak, uzaklaşmaya söz vereceği, mühürlenmiş kalplerin, perdelenmiş vicdanları solmuş gönüllerin, ilahi lütufla açılıp, Allahın huzurunda secdelere kapanacağı hidayet gecesidir.
Berat Kandili, Ramazanı şerifi bize müjdeleyen bizi Oruca hazırlıklı olmaya davet eden mübarek bir gecedir.
Regaib ve Miracın nurlu aydınlığında adım adım ilerleyerek Berat Gecesine kavuşan, Onbir ayın sultanı Ramazan ayını karşılamaya ve Oruç tutmaya hazırlanan müminlere ne mutlu.Peygamber Efendimiz (s.a.v) Ramazandan sonra ençok Şabın ayını oruçlu geçirirdi. Bazen beş on gün oruç tutar, bütün ayı oruçlu geçireceği sanılırdı. Bazen de birkaç gün üst üste iftar ederdi. Onun bu halini görenler Şaban ayını oruçsuz geçireceğini zannederdi.
Hz. Aişe (r.a.) validemiz diyor ki: Resulullah (s.a.v.) hemen hemen, Şaban ayının tamamını oruçlu geçirirdi. Bunun üzerine dedim ki; Ya Resulellah, Şaban ayında oruç tutman sana göre ayların en sevimlisidir?
Buyurdular ki: “Şüphesiz ki Allah (c.c.) o sene içinde ölecek her nefsi Şaban ayında yazar. Ben de istiyorum ki, oruçlu bulunduğum bir halde ecelim bana gelmiş olsun.” (Buhari, Müslim)
Hz. Aişe (r.a.) validemizin rivayetinde: Resulullah (s.a.v.) Efendimiz buyurdular ki: “Cebrail (a.s.) bana geldi ve dedi ki: Bu gece, Şaban ayının yarısıdır. Bu gecede Allah’ın cehennem ateşinden azad ettikleri, Kelb kabilesinin koyunlarının kılları sayısıncadır.
Allah (c.c.) bu gecede, 1. Müşrike, 2. Koğuculuk yapın insanları birbirine düşürene, 3. Akrabalardan ilgisini kesenlere, 4. Büyüklük taslayıp gurur, kibir taslayanlara, 5. Ana babasına karşı gelenler, 6. İçkiye devam edene rahmet nazariyle bakmaz.” (Beyhaki)
Hz. Aişe (r.a.): Resulullah (s.a.v.) geceleyin kalkıp namaz kıldı ve secdesini o kadar uzattı ki, vefat ettiğini sandım. Kalkıp kendisine dokundum, başparmağını hareket ettirdiğimde hareket ettirdi.
Bunun üzerine geri çekildim ve secdesinde şöyle dua ediyordu;
اَللّٰهُمَّ اِنِّى اَعُوذُ بِرِضَاكَ مِنْ سَخَطِكَ وَبِمُعَافَاتِكَ مِنْ عُقُوبَتِكَ وَاَعُوذُ بِكَ مِنْكَ لَا اُحْصِى ثَنَاءً عَلَيْكَ اَنْتَ كَمَا اَثْنَيْتَ عَلٰى نَفْسِكَ* “Allahım, gazabından rızana, ukubetinden affına, senden yine sana sığınırım. Sana gerektiği gibi hamd ve senadan acizim. Şüphesiz sen, kendin sana ettiğin gibisin.” (et-Tergib ve terhib, 2/119-120)
Sonra başını secdeden kaldırıp namazını tamamlayınca, bana dönüp dedi ki: Ya Aişe, Peygamberin senin hakkına kadrettiğini mi sandın?” Bende, Hayır, vallahi ya Resulellah, secdeyi çok uzattığınız için vefat ettiniz sandım? Bana: Bu gecenin, hangi gece olduğunu bilir misin? Diye sordu. Allah ve Resulu daha iyi bilir dedim. Buyurdular ki: “Bu gece Şabanın yarısıdır. Allah istiğfar edenleri bağışlar, merhamet dileyenlere merhamet eder. İçinde kin ve düşmanlık besleyenleri oldukları gibi geride bırakır.” (Beyhaki)
Resulullah Efendimiz (s.a.v.) bu gecede:
اَللّٰهُمَّ طَهِّرْ قَلْبِى مِنَ النِّفَاقِ وَعَمَلِى مِنَ الرِّيَاءِ وَلِسَانِى مِنَ الْكَذِبَ وَبَصَرِى مِنَ الْحِيَانَةِ فَاِنَّكَ تَعْلَمُ حَائِنَةَ الْاَعْيُنِ وَمَا تُحْفِى الصُّدُورِ “Allahım kalbimi nifaktan, amelimi ve ibadetlerimi gösteriş ve riyadan, dilimi yalandan, gözümü hıyanetten temizle. Şüphesiz sen gözlerin hainliğini ve gönüllerin gizlediğini bilirsin.”
اَللّٰهُمَّ سَلِّمْنَا وَسَلِّمْ دِينَنَا وَلَا تَسْلُبْ وَقْتَ النَّزْعِ اِيمَانَنَا وَلَا تُسَلِّطْ عَلَيْنَا مَنْ لَا يَخَافُكَ وَلَا يَرْحَمُنَا وَارْزُقْنَا خَيْرَ الدُّنْيَا وَالْاٰخِرَةِ اِنَّكَ عَلٰى كُلِّ شَىْءٍ قَدِيرٌ “Allahım, bize dünya ve ahrette selamet ver. Dinimizi ve imanımızı koru. Bizi dünyadan imansız olarak ayırma. Senden korkmayan ve bize acımayan kimselere, üzerimizde hakimiyet kurdurma. Bize dünya ve ahirette hayır ve saadet ver. Şüphesiz senin her şeye gücün yeter.”
رَبَّنَا اٰتِنَا فِى الدُّنْيَا حَسَنَةً وَفِى الْاٰخِرَةِ حَسَنَةً وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ. وَاغْفِرْ لَنَا وَلِوَالِدَيْنَا وَزُرِّيَّتِنَا وَاِحْوَانِنَا وَاَهْلِينَا وَالْحَاضِرِينَ وَالْغَائِبِينَ مِنَ الْمُسْلِمِينَ اَجْمَعِينَ. “Rabbimiz bize dünyada iyilik, ahrette de iyilik ver ve bizi Cehennem azabından koru.Ey merhametlilerin en merhametlisi, Rahman ve Rahim olan Allahım!Bizi, anne-babamızı, zürriyetimizi, kardeşlerimizi, ailemizi, burada bulunan bulunmayan bütün Müslümanları, hepsini rahmetinle yarlığa, günahlarımı bağışla.”
Peygamber Efendimiz (s.a.v) bu gecenin ulviyetini bize şöyle haber veriyor.
“Şaban ayının 13. gecesi idi. Cebrail (a.s.) bana gelerek “Ya Muhammed” kalk teheccüd vaktidir, ümmetin hakkında muradının hâsıl olması için Allah’a dua etmenin zamanı geldi.”
Resulullah (s.a.v.) kalktı ve o geceyi ibadetle geçirdi. Tan yeri ağarırken Cebrail (a.s.) geldi ve dedi ki; “Ya Muhammed! Cenâb-ı Hak ümmetinin üçte birini sana bağışladı. Efendimiz (s.a.v.) ağladı ve “Ya Cibril! Kalan üçte ikisinin durunu ne oldu?” diye sordu. O da “Bilmiyorum” diye cevap verdi.
Şabanın 14. gecesi yine geldi ve aynı şeyi söyledi. “Ya Muhammed! Kalk ve teheccüd namazı ile meşgul ol.” Efendimiz (s.a.v.) kalktı ve ibadetle meşgul oldu.” Tanyeri ağarırken Cebrail (a.s.) yine geldi.“Allah’u Zülcelal ümmetinin üçte ikisini dağa bağışlamıştır.” buyurdu. Resulullah (s.a.v.) ağlayarak “Kalan üçte birinin durumunu sordu, O da bilmiyorum” dedi. Nihayet Şaban ayının 15. Berat gecesi Cebrail (a.s.) gelerek: “Müjdeler olsun Ya Muhammed! Şirk koşanların dışında, Cenâb-ı Hak bütün ümmetini sana bağışlamıştır. Başını göğe kaldır, bak ne göreceksin.” Buyurdu.
Efendimiz (s.a.v) başını kaldırınca Semavatın bütün kapılarının açıldığı, Dünya semasından arşa kadar sıralanan bütün melekler secdeye kapanmışlar, ümmeti Muhammedin günahlarının affedilmesi için dua ediyorlar.
Gökyüzünün her kapısında bir melek durmakta:
Birinci kapıda duran Melek: “Bu gece rükuya varanlara müjdeler olsun” diye sesleniyor.
İkinci kapıdaki: Bu gece Secde edenlere müjdeler olsun” diye sesleniyor.
Üçüncü kapıdaki: Bu gece Allah’ı zikredenlere müjdeler olsun” diye sesleniyor.
Dördüncü kapıdaki: Bu gece Allah’a dua ve niyazda bulunanlara müjdeler olsun” diye sesleniyor.
Beşinci kapıdaki: Bu gece Haşyetullahdan ağlayanlara müjdeler osun” diye sesleniyor.
Altıncı kapıdaki: Bu gece Hayırlı amel işleyenlere müjdeler olsun” diye sesleniyor.
Yedinci kapıdaki: Bu gece Kur’an-ı Kerim okuyanlara müjdeler olsun” diye sesleniyor.
Ve devam ediyor: Bir şey isteyen yok mu dilediği verilsin? Dua eden yok mu duası kabul edilsin? Tevbe eden yok mu tevbesi kabul edilsin? Günahların affını dileyen yok mu, günahları affedilsin?
Efendimiz (s.a.v) devamla: “Bu gece havanın kararmasından fecrin tuluuna kadar rahmet kapıları ümmetimin üzerine açık kalır ve Cenâb-ı Hak Kelb kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısından daha çok kimseleri Cehennemden azad eder.” (İbn-i Mace, İkametis Salat, 191; Tirmizi, Savm, 38))
Ebu Hureyre (r.a.) rivayetinde de Peygamber Efendimiz (s.a.v); “Şaban ayının 15. gecesinin ilk vaktinde Cebrail (a.s.) bana geldi, şöyle dedi: “Ya Muhammed başını semaya kaldır” Sordum. “Bu gece nasıl bir gecedir.” Şöyle anlattı. “Bu gece Allah’u Zülcelal, rahmet kapılarında üç yüz tanesini açar. Kendisine şirk koşmayanların hemen hepsini affeder. Meğerki bağışlayacağı kimseler, anne ve babasını inciten, din kardeşlerine kin besleyen, büyücü, kâhin, devamlı içki içen, faizciliğe ve zinaya devam eden kimselerden olsun. Bu kimseler tevbe edinceye kadar Allah’u Zülcelal onları bağışlamaz”.
Gecenin dörtte biri geçtikten sonra, Cebrail (a.s.) yine geldi ve şöyde dedi: “Ya Muhammed başını kaldır. Bir de baktım ki Cennet kapıları açılmış. Cennetin birinci kapısında bir melek şöyle sesleniyor: “Ne mutlu bu gece rükû edenlere” İkinci kapıdaki melekte şöyle sesleniyordu: “Bu gece secde edenlere ne mutlu.” Üçüncü kapıdakı melekde: “Bu gece dua edenlere ne mutlu” Dördüncü kapıda duran Melek de: “Bu gece Allah’ı zikredenlere ne mutlu.” Beşinci kapıda duran Melek De: “Bu gece Allah korkusundan ağlayan kimselere ne mutlu.” Altıncı kapıdaki Melek de: “Bu gece Müslümanlara ne mutlu” Yedinci kapıdaki Melek de: “Günahlarının bağışlanmasını dileyen yok mu ki, bağışlansın.”
Bunları gördükten sonra, Cebrail (a.s.)’a sordum: “Bu kapılar ne zamana kadar açık kalacak? Cebrail (a.s.) şöyle dedi: “Ya Muhammed Allah’u Zülcelal bu gece, beni Kelp kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısı kadar kimseyi Cehennemden azat eder.” (et-Terğib ve Terhib 2/118; İbni Mace, İkametüs Salat 191; Tirmisi Savm, 38)
Berat gecesi namazı
100 rekâttır. Her rekâtta Fatiha’dan sonra on defa ihlas okunarak kılınır. Bu namazda 100 fatiha 1000 ihlas okunmuş olur. Bu namaza “hayr namazı” da denmiştir. Hasan Basri (r.a.) hazretleri diyor ki: “30 sahabe’den işittim, bu namaz hakkında: Her kim bu namazı berat gecesinde kılarsa Cenab-ı Hakkın 70 rahmet nazarı ulaşır, her nazarda yetmiş ihtiyacı yerine gelir. Bunların en küçüğü Allah’u Zülcelal’in mağfiretidir.
Berat gecesi Duası:
Peygamber Efendimiz (s.a.v): “Allahım azabından affına, gazabından rızana sığınırım. Senden yine sana itlice ederim. Sana gereği gibi hamd etmekten acizim. Sen kendini Sena ettiğin gibisin.” (et-Tergib ve terhib, 2/119-120)
Bazı Allah dostları da: “Allah’ım, şayet ismimi saidler (iyiler) defterine yazdıysan orada sabit kıl. Şayet ismimi şakiler (kötüler) defterine yazdıysan oradan sil. Çünkü sen buyurdun ki, Allah dilediğini siler yok eder, dilediğini de sabit kılar. Levhi mahfuz onun katındadır.” (Rad suresi, 30; Mecmuatul Ahzab, 1/597)
Mübarek Kandil Gecelerini Nasıl Değerlendirmeliyiz?
1-Kur’an-ı Kerim okuyarak.
2-Peygamber Efendimize (s.a.s.) salât ve selam getirerek.
3-Aile bireyleriyle birlikte günün mana ve önemi hakkında sohbet ederek.
4-Allah rızası için kaza namazı veya nafile namaz kılarak.
5-Hayatımızın geçmiş gün ve yılları hakkında muhasebe yaparak.
6-Günahlarımızın affı için Allah’a yalvararak.
7-Dünya ve ahrete ait dileklerimiz için dua ederek.
8-Hasta, yaşlı kimseleri ziyaret ederek, yoksul, öksüz ve yetimleri sevindirerek.
9-Eş, dost ve yakınlarımızla tebrikleşerek.
10-Dargın ve küskünleri barıştırarak değerlendirebiliriz.

Ebubekir TANRIKULU Hoca
Kadiriyyei Halisiyyei Hayriyyenin
Hadimül Fukarası

Yorum gönder

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.